Google, geçtiğimiz Haziran ayında bazı veriler eksik olsa bile PageSpeed Insights’ın artık tüm alan verilerini yayınlayacağını açıkladı. Peki, bu yeni güncelleme bizler için ne ifade ediyor? Web sitelerimizi nasıl etkileyebilir?
Haziran 2021’de PageSpeed Insights ve API, artık eskisinden daha fazla alan verisi gösterecek şekilde güncellenmiştir. Güncellenmiş PageSpeed Insights puanlaması hizmete sunulmuştur ve saha verilerinin yeni yolunu göstermektedir.
PageSpeed Insights, güncelleme öncesinde yalnızca tüm alan verileri toplanmışsa bu verileri yayıncılara göstermekteydi. Ancak bu yöntem oldukça sorunluydu çünkü web sayfalarının yaklaşık %30’u, alan verilerinden biri olan İlk Giriş Gecikmesi’ni (FID) kaydetmemekteydi.
Yeni gelen güncellemenin tüm detaylarına geçmeden önce PageSpeed Insight’ı ilk kez duyanlar için kısaca bir tanıtmak istiyorum.
İçindekiler
PageSpeed Insight Nedir?
Google PageSpeed Insights, web sitenizi yavaşlatan sorunları bulmanıza ve düzeltmenize yardımcı olan ücretsiz bir araçtır. Lighthouse adlı açık kaynaklı bir araç, Chrome Kullanıcı Deneyimi Raporu’ndaki verileri toplayıp ve analiz etmektedir. Karşınıza çıkan sonuç, web sitenizin performansını ve bir dizi öneriyi içeren bir kalite puanıdır.
Performans puanı ise, web sitenize dair metrik puanların bir ağırlıklı ortalamasıdır ve her bir metriğin ağırlığı, kullanıcı performans algısını temsil etmektedir. Eğer daha önce denemediyseniz, Lighthouse Puan Hesaplama Aracı’nı kullanarak, farklı metriklerin puanınız üzerindeki etkisini görüntüleyebilirsiniz.
PageSpeed Insight’taki Alan Verileri
Alan Verileri sayfa hızı ölçümleridir. Bu ölçüm işlemi üç ana aşamadan oluşmaktadır:
Sitenizdeki ziyaretçilerin, web sayfalarınızdaki deneyimleri anonimleştirilerek performans bilgisi haline getirilir.
Anonim performans bilgileri Chrome Mobil Tarayıcı Aracı’na gönderilir.
Sonrasında ise gelen verilere göre web sayfalarınızın hızı hesaplanır.
Laboratuvar Verileri ise, PageSpeed puanınızın ne olabileceğini tahmin etmek için kullanılan araçlardan biri olan Google Lighthouse tarafından kullanılmaktadır. Lighthouse, Chrome tarayıcısı ile entegre bir şekilde çalışmaktadır ve geliştirme araçlarına ek bilgi sağlamaktadır.
Bir web sayfasında herhangi bir yere sağ tıkladığınızda Chrome Geliştirme Araçları’nı açabilirsiniz. Karşınıza gelen ekran üzerinden Lighthouse ve PageSpeed metriklerinin ne olabileceğini görüntüleyebilirsiniz. Ancak şunu eklemeliyim ki, bu kısımda göreceğiniz değerler kesin değildir. Yalnızca bu değerlerin ne olabileceğine dair bazı tahminleri içermektedir.
Google’ın sıralama amacıyla kullanabileceği gerçek datalar ise Saha Verileri şeklinde isimlendirilmektedir. Bu veriler, gerçek sayfaları mobil cihazlarda gerçek koşullar altında görüntüleyen gerçek kullanıcılardan toplanan bilgileri içermektedir.
Kısaca özetleyecek olursam, bu bölümde üç farklı veri türünden bahsettim:
Alan Verileri: Sayfa hızı ölçümünde kullanılan verilerdir.
Laboratuvar Verileri: PageSpeed puanınızı puanınızın ne olabileceğini tahmin etmek için kullanılan verilerdir.
Saha Verileri: Gerçek kullanıcılardan toplanan sıralama amacıyla kullanılan verilerdir.
Mevcut Alan Verileri Artık Kullanıcılara Gösteriliyor
Google’ın PageSpeed Insights’ta yaptığı değişiklik, diğer alan verileri toplanmamış olsa bile Google’ın toplanan alan metrikleri kullanıcılara gösterebilmesini sağlamıştır. Yeni gelen güncelleme öncesinde Google, yalnızca toplanan tüm veriler belirli bir veri eşiğine ulaştığında rapor oluşturmaktaydı.
Google’dan Risk Viscomi bu yeni değişikliği büyük bir değişim olarak nitelendirmiştir. Çünkü eksik veriler her zaman karşılaşılan bir durumdu. Hatta genelde, Chrome Kullanıcı Deneyimi Raporu’ndaki İlk Giriş Gecikmesi (FID) verisi %30 oranında eksik oluyordu.
“Daha önce, sadece FID verilerini bile kaçırmış olsaydınız “veri yok” uyarısı ile karşılaşırdınız. Şimdi elinizdeki verileri, herhangi bir koşula takılmadan görüntüleyebileceksiniz.
Bu büyük bir gelişmedir, çünkü CrUx’taki (Chrome Kullanıcı Deneyimi Raporu) başlangıçların yaklaşık %30’unda FID verileri eksiktir!”
İlk Giriş Gecikmesi (FID) Neden Eksiktir?
İlk Giriş Gecikmesi, bir web sitesinde yaptığınız işlemlere, web sitesinin yanıt vermesi için geçen süreyi gösteren bir ölçümdür. Web sitesinde yaptığınız bir işlem şunlardan biri olabilir:
- Bir butona tıklamak
Web sitesi menüsünden bir seçim yapmak
Klavyeyi kullanarak web sitesine bir veri girmek
Metin veya görsel ögeler için yapılan kaydırma ve yakınlaştırma işlemleri, web sayfasıyla kurulan bir etkileşim olarak sayılmamaktadır.
Google’ın FID’deki web.dev sayfasına göre, birçok kullanıcı bir web sayfasıyla etkileşime girmemektedir. Bu nedenle de Chrome Kullanıcı Deneyimi Raporu (CrUX) bu ölçümü kaydedememektir.
“Tüm kullanıcılarınız, web sitenize yaptıkları her ziyarette sitenizle etkileşime girmezler. Ayrıca tüm etkileşimler FID ile ilgili değildir…
…FID, sayfanızla etkileşim kurmak için gerçek bir kullanıcı gerektirdiğinden dolayı, yalnızca sahada ölçülebilen bir metriktir.”
Rick Viscomi, Twitter’da verdiği bir yanıtta İlk Giriş Gecikmesi’nin (FID) neden eksik olma eğiliminde olduğunu şu şekilde açıklamıştır:
“FID, diğer Web Vital’lerinden farklı olarak, ölçülebilir bir kullanıcı etkileşimine dayanmaktadır. Bu nedenle de yok olma eğilimindedir. Neredeyse tüm sayfa görüntülemeleri, bir LCP veya CLS’ye tabidir. Ancak hepsinde kullanıcı etkileşimi yoktur.”
Tüm bu yeni gelişmeleri, Google’dan gelen olumlu bir adım olarak yorumlamamız oldukça mümkündür. Çünkü sağlanan her ek bilgi, daha fazla sayıda yayıncıya Sayfa Hızı ilgili neleri düzeltebileceği konusunda daha fazla fikir vermektedir.
Google, yayınladığı resmi duyurusunda bu durumu şu şekilde açıklamıştır:
“PageSpeed Insights Alan Verileri, artık bir metrik için yetersizdir. Ancak bu veriler, diğer metrikler için yeterli olabilecek sayfalar ve kaynaklar için sağlanmaktadır.
Önceleri; Alan Verileri, yalnızca bir sayfa veya kaynak için tüm metrikler bir veri eşiğini aştığı zaman ortaya çıkıyordu.
Şimdi ise, veri eşiğini karşılayan herhangi bir metrik ile ilgili bilgi, yayıncıların hizmetine her koşulda sunulacaktır.
Bu veriler, API’deki LoadingExperience ve OriginLoadingExperience nesnelerinin yanı sıra frontend (ön uç) için de sağlanmaktadır.”
Google’ın bu yeni güncellemesi, tüm web yayıncıları için harika bir haberdir. Çünkü saha verileri, bir web sayfasındaki ziyaretçilerin kullanıcı deneyimini doğrudan yansıtmaktadır.
Web yayıncıları olarak bizler, ne kadar fazla Alan Verisi bilgisine sahip olursak; web sitelerimizi de o kadar çok geliştirebiliriz. Çünkü kullanıcıların karşılaştıkları sorunlar çözebilmek için o kadar doğru ve eksiksiz önemler alabiliriz.
Sizin, Google PageSpeed Insight güncellemesiyle ilgili fikirleriniz nelerdir? Yorumlarda benimle paylaşmayı unutmayın.
